Emzirme Kabusa Dönüşmesin

emzirme

Bebeklerin sağlıklı gelişebilmeleri, mikroplara karşı bağışıklık kazanmaları, anneleriyle sağlam bir duygusal bağ kurabilmeleri için anne sütü harika bir besin… Bebeklerin ilk altı ay kadar mutlaka emzirilmeleri gerekiyor, daha da iyisi uzmanlar, bebeklerin 2 yaşlarına kadar normal gıdanın yanında anne sütü de almalarını öneriyorlar. 

İstatistikler dünya kadınlarının %98’inin fizyolojik olarak emzirebiliyor olmalarına rağmen bebeklerin sadece %35’inin ilk 5 ay emzirildiklerini gösteriyor. Anne sütü bu kadar önemli iken emzirmenin konforlu bir şekilde gerçekleşebilmesi, süt verme süresinin uzamasını sağlıyor. Bazı durumlar ise emzirme sürecinin önünde birtakım engeller yaratabiliyor. Bunlardan biri de meme ucu çatlakları… Bu durum, doğum sonrasında emziren bir annenin karşılaşabileceği zorluklardan biri ve ne yazık ki emzirme sürecini olumsuz etkileyebiliyor… Anne sütünün sayısız faydasına rağmen, birçok anne doğumdan hemen sonra bu nedenden dolayı emzirmeyi bırakabiliyor.

Meme ucu çatlakları ve nedenleri

Meme ucu çatlakları; memenin ucunda ve areolasında (koyu renkli bölüm) yarık, deri kaybı, yara veya eritem (kılcal damarlarda kan toplanması), ödem ve su toplaması olarak kendini gösteren bir deri hasarı… Emziren kadınların %80 ila %90’ında meme başı ağrısı ve çatlak görülebiliyor. Meme ucu çatlakları ve ağrı genellikle emzirirken bebeğin yanlış konumlandırılmasından dolayı ortaya çıkıyor. Bazı kanıtlar, kadınların meme başı ağrısını yaşamasında, ek fizyolojik veya psikolojik nedenlerin olabileceğini düşündürüyor. 

Tedavi edilmeyen meme ucu çatlakları şiddetli ağrı, meme başı kanaması ve yetersiz süt salgılanması, mastitis ve meme apsesi gibi sorunlara yol açabiliyor. Memedeki çatlağın neden olduğu ağrı, anne sütünün üretimini ve salgılanmasını azaltıyor, nihayetinde annede stres yaratarak oksitosin üretimi engelleniyor ve emzirme bırakılıyor. Bu sorunun hızlı ve etkin olarak tedavi edilmesi, başarılı bir emzirme sürecinin yaşanmasını sağlarken, mastitis ve meme apsesinin önlenmesinde de önemli bir faktör oluyor.

Meme çatlaklarının önlenmesi için bazı merhemlerin kullanılmasının yanında emzirme süresinin sınırlandırılması, meme ucunun yeterince hava alabilmesi, meme ucunun giysi ile sürtünmesini önleyen aparatlar kullanılması, doğru emzirme yöntemlerinin öğretilmesi, meme ucuna süt sürülmesi ve bazı bitkisel karışım ve yağların hasarlı bölgeye uygulanması öneriliyor.

Bitkisel uygulamalar ve meme ucu çatlakları

Yapılan çalışmalar, C. Officinalis ve zeytinyağının, meme ucu çatlakları üzerinde önemli faydaları olduğunu gösteriyor. 

C. Officinalis, Türkçe adıyla aynısefa bitkisi; flavonol glikozitler, esansiyel yağ asitleri, saponinler ve flavonoidler gibi etkili bileşenler içeren otsu bir bitki… Bu bitkide bulunan flavonoidler, vücutta iltihaplanma oluşturabilen histamin salınımını ve prostaglandin üretimini engelliyor, iltihabı ve ağrıyı iyileştiriyor. Saponinler, kılcal geçirgenliği ve histamini azaltarak ağrılı bölgeye beyaz kan hücresi hareketini azaltıyorlar. Dolayısı ile plazma salınımını önlediği için tahrip olmuş dokunun yatışmasını sağlıyorlar. Bu maddelerin, antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahip olduğu da biliniyor.

Yapılan bir çalışmada, aynısefa bitkisinin emziren annelerde oluşan meme çatlakları üzerindeki etkisi incelenmiş. Çalışmaya katılan anneler iki gruba ayrılmış. Deney grubunda, aynısefa merhemi, emzirmeden sonra günde 3 kez kullanılmış. Kontrol grubunda ise anne sütünün meme başı çatlağı çevresine sürülmesi sağlanmış. Her iki gruba da doğru emzirme yöntemleri öğretilmiş ve bu tedavi 1 hafta boyunca uygulanmış. 7. günde, aynısefa merhemi kullanan deney grubunda anlamlı bir farklılık görüldüğü kaydedilmiş. 

2018 yılında yayımlanan bir çalışma ise zeytinyağının meme ucu çatlaklarındaki olumlu etkileri üzerine… Konu ile ilgili, Ocak 2017’den Temmuz 2017’ye kadar üç özel doğum merkezinde, yarı deneysel bir çalışma yapılmış. Erken lohusalık döneminde meme başı travması yaşayan 116 emziren anne, 58 kişilik iki eşit gruba rastgele atanmış. Birinci grup, her beslenmeden sonra meme ucuna zeytinyağı süren çalışma grubu olmuş. İkinci grup ise doktor reçetesine göre meme başı travması için rutin farmakolojik tedavi uygulanan kontrol grubu olarak belirlenmiş. Çalışmanın sonunda, zeytinyağı kullanan emziren annelerin çoğunda meme başı travmasının daha hızlı iyileştiği görülmüş. Araştırmacılar, bu çalışmanın sonucu olarak zeytinyağının, emziren annelerde meme başı travmasının tedavisinde kullanılabilecek güvenli ve doğal bir yöntem olduğunun altını çiziyorlar. Zeytinyağı, içerdiği antioksidanlar ve E vitamini ile cildin yeniden yapılanmasına yardımcı oluyor.

Konu bebekler ve anneler olunca kullanılacak ürünlerin içeriği konusuna daha da hassas yaklaşmak gerekiyor. Annelik sürecinin keyifli bir şekilde geçmesi bebeği de doğrudan ilgilendiriyor. Hamilelikten doğuma, sonrasında da bebeğin büyümesinde her evre oldukça önemli, emzirme de bunlardan biri… Bilinen bir gerçek varsa onu da son olarak şu kelimelerle özetlemek isteriz: Mutlu anneler demek mutlu ve sağlıklı bebekler demek… 

Annelere, bu hassas dönemlerinde biz de “Göğüs Ucu Bakım Balmı” ile destek olmaya çalıştık.  Balmımız, %100 doğal formülü ile meme uçlarını yumuşatmaya ve korumaya yardımcı oluyor. Hassaslaşan cildi nemlendirerek meme ucu çatlaklarının oluşmasını önlüyor. Zeytinyağı ve aynısefa ekstraktının yanında cilt için faydaları bilinen karite ve kakao yağlarını bir araya getirdik. 

Kaynaklar:

H. NageebEman A. FadelN. Hassan, Olive Oil On Nipple Trauma Among Lactating Mothers,

Mansoura Nursing Journal, 1 Oct. 2018.

Azin NiaziVafa Baradaran RahimiSina Soheili-FarNafiseh Askari, Pouria Rahmanian-Devin, Zahra Sanei-FarAmirhossein SahebkarHassan RakhshandehVahid Reza Askari, A Systematic Review on Prevention and Treatment of Nipple Pain and Fissure: Are They Curable?, J Pharmacopuncture. 2018 Sep; 21(3): 139–150.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir