Doğa ile yakın temasta olmak, toprak ile bağı koparmamak her canlı için elzem… Özellikle büyük şehirlerde yaşayanların doğa ile olan ilişkisi ne yazık ki evdeki çiçekten, yoldaki ağaçtan ibaret… Günümüz çalışma şartları çoğumuzu bilgisayar başına mahkum ederken giderek daha fazla elektromanyetik yük altında kalıyoruz. Sentetik giysiler kullanmak, avm, rezidans gibi çok katlı binalarda vakit geçirmek bizi oldukça fazla elektromanyetik kirliliğe maruz bırakıyor.
Vücudumuzu bu yükten kurtarmanın yolu bedenimizi topraklamaktan geçiyor… Cildimizi toprakla temas ettirmek, bir paratoner gibi fazla elektriği bedenimizden uzaklaştırıyor. Topraktaki negatif iyonlar, vücudumuzda biriken pozitif iyonlarla buluşuyor ve onları nötr hale getirerek hem fiziksel hem de ruhsal iyilik hali için alan açılmış oluyor.
Topraklama nedir?
Topraklama; cildin çıplak ayak veya el ile dünya yüzeyine doğrudan teması anlamına geliyor. Çıplak ayakla yürümenin sağlığı geliştirdiği ve iyi duygular uyandırdığına dair çeşitli çalışmalar da mevcut...
Günlük hayatın yoğunluğu ve alışkanlıkları ile evde bile terliksiz gezmez olduk. 1960'lardan beri, geleneksel kösele tabanlar yerine yalıtkan kauçuk veya plastik tabanlı ayakkabılar giyiyoruz. Bu sayede daha fazla elektrik bedenimize hapsoluyor. Bunu, başka biriyle temas ettiğimizde, irkileceğimiz ölçüde yaşadığımız elektrik çarpmasından anlayabiliriz. Üstüne televizyon, elektrikli aletler, bilgisayar, telefon gibi birçok kaynakla iç içe yaşıyor olmamız, bizi eşit olmayan yük dağılımına maruz bırakıyor, bu da doku yüzeyleri ve hücre zarları boyunca “birikme” anlamına geliyor. Vücudumuzda normal olarak çok düşük voltajlı bir elektriksel aktivite her zaman gerçekleşiyor. Bu aktivite, tüm organlarımız ve hormonlar için hayati önem taşıyan sinir sisteminin sağlıklı iletişimini sağlıyor. Vücutta aşırı elektrik yüklenmesi olduğunda birçok fonksiyon olumsuz etkilenebiliyor.
Antioksidan besinlerin de elektron verici olduğu, en iyi elektron vericisinin ise toprak olduğu biliniyor. Bağışıklık sistemimiz enfeksiyon ve doku hasarı ile uğraşırken ortaya çıkan serbest radikallerin dengelenmesi, bu elektronların varlığı ile mümkün olabiliyor.
Topraklamanın faydaları
Toprak, sınırsız ve sürekli yenilenen hareketli elektron kaynağı olup iletken yapıya sahip... Yapılan çalışmalar, Dünya'nın negatif potansiyelinin vücut sistemlerinin normal işleyişi için kararlı bir içsel biyoelektrik ortam yaratabileceğini gösteriyor. Bundan daha da fazlası, Dünya'nın bu elektron potansiyelinin, bedenimizde kortizol salgılanması gibi günlük vücut ritimlerini düzenleyen biyolojik saati ayarlamak için önemli olduğu düşünülüyor.
Bu tür yük farklılıkları biyokimyasal ve fizyolojik süreçleri etkileyebiliyor. Birçok enzimin yapısı ve işleyişi çevre koşullarına duyarlı ve her enzim ideal bir pH'a sahip. Bedenin elektrik ortamında oluşan bir değişim, biyolojik sıvıların pH'ını ve moleküller üzerindeki yük dağılımını değiştirebiliyor ve böylece reaksiyon hızlarını etkileyebiliyor. Bu değişim, nöronlar gibi uyarılabilir hücrelerde de uygunsuz aktivitelere yol açıyor.
Topraklama ile yapılan çeşitli araştırmalar, uyku kalitesinde artma ve ağrılarda azalma ile ilişkilendirilmiş... İyileştirilmiş uyku kalitesinin, kortizolün gündüz ve gece profilinin normalleşmesi ile bağlantılı olduğu gösteriliyor. Uyku eksikliği vücudu zorluyor ve birçok sağlık problemine yol açabiliyor.
Topraklamanın bir diğer sonucu da bedende mevcut inflamasyondaki iyileşme… PubMed’de bulunan 7021 çalışma listelenmiş ve "antioksidan + elektron + serbest radikal" kelimelerine göre filtrelenen 522 makale gözden geçirilmiş. Vücudu topraklama sırasında Dünya'dan negatif yüklü antioksidan elektronların vücuda girmesinin, inflamasyon alanlarındaki pozitif yüklü serbest radikalleri etkisiz hale getirdiği ve böylece akut ve kronik inflamasyonu azalttığı görülmüş.
Kırmızı kan hücrelerinin elektrodinamiği üzerine yapılan bir pilot çalışma da topraklamanın, kardiyovasküler hastalıklar ve diyabette önemli bir etken olan “kan yoğunluğunu azalttığını” ortaya koymuş. Kanın inceltilmesi, dokulara daha fazla oksijen girmesine izin verirken bu da iltihaplanmanın azalmasını destekleyebiliyor.
Topraklama için neler yapabiliriz?
Sahildeki kum, ormanlık, çim alanlardaki toprak ve bunların yanı sıra su da negatif iyonlar içeriyor. Özellikle şehirde yaşayanlar için bu alanlara ulaşabilmek her zaman mümkün olmasa da fırsat buldukça deniz kenarında, park ve bahçelerde, ormanda çıplak ayakla toprağa temas etmek, inanıyoruz ki bedene olduğu kadar ruha da oldukça iyi gelecektir.
Uzun yıllardır toprağın değerini daha iyi anladığımız, doğanın ne kadar da verici olabildiğini gördüğümüz bir yaşam sürüyoruz. Bu bilinçle, doğal olanı üretiyor ve sizlere de ulaştırmaya çalışıyoruz…
Kaynaklar:
●Gaétan Chevalier, Stephen T. Sinatra, James L. Oschman, Karol Sokal, and Pawel Sokal. “Earthing: Health Implications of Reconnecting the Human Body to the Earth's Surface Electrons.” J Environ Public Health. 2012 Jan 12.
●James L Oschman, Gaétan Chevalier, and Richard Brown. “The effects of grounding (earthing) on inflammation, the immune response, wound healing, and prevention and treatment of chronic inflammatory and autoimmune diseases.” J Inflamm Res. 2015; 8: 83–96.