Bu güzel kokularla hastalıkların önlenmesi ve tedavi edilmesi mümkün mü?
Daha önceki yazımızda bahsettiğimiz medikal ve holistik aromaterapinin avantaj ve dezavantajlarını paylaşarak başlayalım.
Holistik yaklaşımlı aromaterapinin avantajları: Bütünsel dengenin yeniden sağlanması, son derece düşük yan etki riski, kişinin duygu durumunda olumlu artış
Holistik yaklaşımlı aromaterapinin dezavantajları: Akut hastalıklarda sınırlı etki, çok fazla bozulmuş denge durumlarında fazla etkili olmaması, düzenli uygulama mecburiyeti
Medikal Aromaterapinin avantajları: Akut durumlarda kısa sürede etki, doğru kullanımda aynı zamanda bünyenin iyileşmeye yardımcı olması.
Medikal Aromaterapinin dezavantajları: Kronik hastalıklarda sınırlı etki. Fiziksel durumlar dışındaki denge bozulmalarında sınırlı yaklaşım, hassasiyet ve irritasyon durumlarında risk.
Aromaterapinin bilimsel olarak kabul edilmesi ve kliniklerde / hastanelerde uygulanabilmesi için sistemli, kontrollü ve ölçülebilir olması gerekiyor. Ülkemizde de artık bütünsel yaklaşımlı doktorlar uzman aromaterapistlerle birlikte çalışabiliyorlar. Ki bu bize göre çok heyecan verici bir gelişme.
Uçucu yağların kullanımları aslında cilt bakımı ve aromaterapi ile sınırlı değil demiştik. Gıda endüstrisinde, veterinerlikte, ilaç endüstrisinde, ortam kokulandırmada ve parfümeride de kullanılıyor.
Önemli olan şu ki; aromaterapide, cilt bakım ürünlerinde, ortam kokulandırmada hatta parfümlerde doğal uçucu yağların kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Biliyorsunuz kokular sentetik olarak da elde edilebiliyor. Biz sentetik olanlara esans denmesinin daha uygun olduğunu düşünüyoruz.
Bu noktada bir de hidrosollerden söz etmek istiyoruz.
Biliyorsunuz bitkilerdeki uçucu yağı çıkarmak için kullanılan distilasyon işleminde bu yağlar suyun üzerinde birikir ve daha sonra sudan ayrılırlar. Ama o suya mutlaka bitkinin şifası geçer. İşte bu aromatik sulara hidrosol deniliyor. Gül suyu, lavanta suyu, kekik suyu…gibi.
Hidrosoller seyreltilmeden doÄrudan kullanılabilirler. İçilerek de kullanılabilir ama kullanım oranları yaÄlardan çok farklıdır. Ãocuklar ve hayvanlarda da güvenle kullanılabilirler.
Uçucu yaÄlarınızı ya çok güvendiÄiniz bir yerden ya da kendisini kanıtlamıŠmarkalardan temin etmelisiniz. Ambalajın üzerinde mutlaka bitkinin latince ismi yazılmıŠolmalı. Ãünkü aromaterapinin tüm bilimsel çalıÅmalarında ortak dil olarak latince kullanılıyor.
Aynı cins bitkinin farklı türleri olabileceÄi gibi aynı türün farklı tipleri de olabiliyor. Ve farklı türler ya da tiplerin etki alanları, kullanımları, dozajları…herÅeyi farklı olabiliyor.
Bilinen 2 aromaterapik uçucu yaÄ Ã¼zerinden örnek verirsek daha iyi anlaÅılabilir.
Lavanta diyelim. Lavantanın farklı türleri vardır. Türlerin etkileri de farklılıklar gösterir. Bir türü sakinleÅtirir, diÄeri üst solunum yolu enfeksiyonlarında etkilidir bir diÄeri kronik enfeksiyonlarda kullanılır. Ama hepsinin ana ismi lavantadır. Lavantanın daha çok sakinleÅtirici etkisinden faydalanmak istiyorsak lavandula angustifolia türünü kullanmamız uygun olacaktır. Ä°Åte bu türlerin isimleri de bütün dillerde aynı olmalıdır ki, seçim yaparken ona göre seçelim ya da bir makale okuduÄumuzda hangi türünden bahsedildiÄini anlayabilelim.
Bir de aynı türün içinde farklı tipleri olanları var. Kekik bunlara iyi bir örnek. Kekik bitkisinin aynı türünün farklı tiplerinin içerikleri ve oranları çok farklıdır. Bir tipi çocuklarda kullanılabilirken diÄer bir tipi tahriÅ edicidir.
Kekik yaÄının aynı türden 3 tipi vardır. Ä°simlerini yazınca daha iyi anlaÅılacaÄını umuyoruz:
Kekik YaÄının latince ismi Timus Vulgaris.
Yani aldıÄınız kekik yaÄının ambalajında bu isim yazılıdır. Bu kadar yazıp bırakabilirler. Ama yetmez. Tiplerinin isimlerini yazalım: linalool, geraniol, tymol. Mesela linalool tipi yumuÅaktır ve çocuklara-yaÅlılara rahatlıkla kullanılabilir. Ama timol tipi tahriÅ edicidir ve mukusa zarar verebilir.
Biliyoruz, biraz sıkıcı oldu belki. Aromaterapist olmayan kiÅilerin bunları bilmeleri gerekmiyor elbette. Ama doÄru yerden satın almanın, güvenilir uzmanlardan destek almanın önemine dikkat çekmek istedik.
BildiÄiniz gibi bir konu popüler olduÄunda istismarcıları herkesten önce ortaya çıkar. Hani artık her yol kenarı tezgahın yöresel, doÄal, organik kelimelerini Åuursuzca (belki de Åuurlu olarak!) etiketlerini kullanması gibi.
Aromaterapik yaÄ adı altında ucuz fiyatlara satılan yaÄların kalitesiz bir taÅıyıcı yaÄa damlatılmıŠsentetik esans olup olmadıÄını bilmek mümkün mü?
Sadece yerli uyanıklar deÄil, 1970 lerden itibaren uçucu yaÄların önemini farkeden yabancı uyanıklar da var. Onlar daha kalıcı zarar verdiler.
Köy çocuklarının eline üç beÅ kuruÅ verip daÄlardan bitki toplatanları duymuÅsunuzdur. Kökleriyle yolunan bu endemik bitkiler hem zaman içinde ciddi zarar gördüler hem de baÅka diyarlarda baÅka isimlerle tanıtılıp bize satıldılar. Neyse ki konunun önemini çok iyi bilen uzmanlar yetiÅiyor artık. Onlar sayesinde, iklimi sebebiyle ülkemizin tıbbi aromatik bitki çeÅitliliÄi açısından çok zengin bir cennet olduÄunu biliyoruz. Henüz etkileri saptanmamıÅ, litaratüre dahi geçmemiŠçok fazla bitkiye sahip olduÄumuz düÅünülüyor.
Daha çok uçucu yaÄın, daha yüksek kalitelerde ve yerli üreticiler tarafından üretileceÄi; çok çok daha bilinçli kullanılıp satılacaÄı günlerin hayalini kuruyoruzâ¦
Bu hayale ortak edebildiysek sizi ne mutlu bize.