Mavili Kapı Kombucha Etkili Güneş Koruyucu’nun içindeki etken maddeleri tanıtıtğımız, neden güneş koruyucu içinde kullandığımızla ilgili yeni bir diziye başladık.
İlk sırayı Tamanu Yağı kaptı... Hadi bakalım.
1- TAMANU
/wp:heading wp:heading {"level":4}GÜNEŞ KORUMA ETKİSİ
/wp:heading wp:paragraphUniversité René Descartes – Paris Üniversitesi, Farmatik ve Biyoloji bölümünde yapılan bir araştırmanın sonuç raporunu paylaşmak istiyoruz sizinle.
/wp:paragraph wp:paragraphRopor diyor ki:
“Kimyasal güneş koruyucuların çoğu, özellikle hassas hücrelerde sitotoksik (öldürücü)etki gösterirler.
Sitotoksik olmayan bir UV filtresi, dermatolojide önemli bir ihtiyaçtır.
Bu sebeple Calofyllum inophyllum yağının (tamanu) anti-UV özelliklerini inceledik.
Calophyllum inophyllum yağı, düşük konsantrasyonda (1 / 10.000, h / h) bile, önemli miktarda UV absorpsiyon özellikleri sergilemiştir ve önemli bir güneş koruma faktörü (18-22) ile ilişkilendirilmiştir.
Calophyllum inophyllum yağının oksidatif strese ve DNA hasarına karşı sitoprotektif (hücre koruyucu) bir ajan gibi çalıştığı görülmüştür.
UV radyasyonları ile meydana gelen DNA hasarının % 85'i Calophyllum yağı ile engellenmiştir.”
SADECE GÜNEŞTEN Mİ KORUYOR?
/wp:heading wp:paragraphTamanu yağı ayrıca oldukça etkili bir “yaşlanma karşıtı” içeriktir.
Nemlendirir, elastikiyet verir ve cilde bakım yapar.
Anti-enflamatuvar olduğunu kanıtlayan birden fazla bilimsel çalışma mevcut.
Tek başına dahi, mükemmel bir cilt bakım ürünü olmaya yetecek kadar becerikli. :)
NEDİR BU TAMANU?
/wp:heading wp:paragraphTamanu; Hawai, Tayland, Malezya gibi ülkelerde yetişen tropik bir ağacın ismidir.
Tamanu yağı ise bu ağacın fındığa benzeyen meyvelerinden, kabuğundan ve yapraklarından elde edilir.
KOKU MESELESİ
/wp:heading wp:paragraphEvet böyle bir mesele var.
Tamanu yağı, alıştığımız anlamda “güzel koku” tarifine uymaz.
Kendine has (bizce çok güzel) bir kokusu vardır. Biraz çemen’e benzetilebilir bu koku.
Biz, doğadaki her maddenin kokusunun, o maddenin bir çeşit kimlik kartı olduğuna inanıyoruz.
Tamanu, böyle koktuğu için koruyor... Böle koruduğu için kokuyor :)
Ve bu ilişki, bu düzen hayran olunası.
Biz onu, “ne güzel koruyorsun, kokun da hoş, kendin de hoş bize” diye seviyoruz.
Fazla romantik bulabilirsiniz ama böyle... Tavsiyemiz de böyle hissetmeniz yönünde.
Elbette kokudan kaynaklı doğacak bir rahatsızlığı en aza indirmek için lavanta ve palmarosa ile süsledik kremi.
Sözün sonuna gelelim...
Doğanın harika bir ikramı Tamanu.
Biz Güneş Koruyucu Krem’in içinde yüksek oranda kullandık.
2- BENTONİT KİLİ
/wp:heading wp:paragraphGüneşin UV ışınlarına maruz kalmanın; cilt yaşlanmasındaki en büyük sorumlulardan biri olduğuna dair kanıtlar binlerce çalışma ile ortaya konulmuş durumda.
UV nin bir kısa bir de uzun versiyonları var bildiğiniz gibi.
UVB cildin derinliklerine ulaşmıyor. Ciltte kızarıklık, yanma gibi sonuçlar doğuruyor.
UVB ayrıca kalın bir epidermis üretmek için hücreleri uyarıyor. Bu nedenle UVB, dış hücre katmanlarının koyulaşması ve kalınlaşmasından sorumludur.
Yüksek UVB dozları güneş yanığına neden olur ve bu da kanser gelişim olasılığını artırır.
Gelelim UVA’ya.
UVA, sadece cildin bozulmasına sebep olmuyor, hayatımızı tehdit edecek sonuçlar doğurabiliyor. Çünkü UVA ışınları epidermisi geçerek DNA hasarına sebep oluyor.
DNA hasarlanınca da; kırışıklık, yaşlanma, cilt kanseri… gibi sonuçlar doğabiliyor..
Dünya Sağlık Örgütütün bir çalışmasından özet:
/wp:paragraph wp:paragraph‘’ UVA, bağ dokusu ve kan damarlarının etkilendiği daha derin cilt katmanlarına nüfuz eder. Sonuç olarak cilt yavaş yavaş elastikiyetini kaybeder ve kırışmaya başlar. Bu nedenle, yüksek UVA dozları erken yaşlanmaya neden olur. Ayrıca, son zamanlarda yapılan çalışmalar, cilt kanseri gelişimini artırabileceğini şiddetle göstermektedir.
UVA hasarının mekanizmaları tam olarak anlaşılmamıştır, ancak popüler bir hipotez, UVA'nın hücrede oksidatif stresi artırdığını varsayar.’’
Bütün bu göz korkutucu çalışmalar ve bilgiler güneşin yararlarından faydalanmaktan vazgeçeceğimiz anlamına gelmiyor elbette. Sadece tedbirimizi almamız gerekiyor.
Mavili kapı Güneş Koruyucu Kreminde işte tam da bu nedenle Bentonit kili kullandık. Bentonit Kili son zamanlarda cilt ürünlerinde kullanılmaya başlanan ve çok iyi sonuçlar veren bir malzeme.
Cildi Elektromanyetik Radyasyonun Biyolojik Tehlikelerinden Korumak İçin Mineralli Güneş Losyonu Üretimi konusunda 2014 yılında yapılmış bilimsel bir çalışma var.
Çalışma US National Library of MedicineNational Institutes of Health ‘da yayınlandı.Çalışmanın amacı şöyle özetlenmiş:
“Güneşten korunma ürünleri, neredeyse yüz yıldır ilaç endüstrisinde en büyük endişelerden biri olmuştur. Bu endişelerden yola çıkılarak yapılan çalışmanın amacı: Piyasada satılan güneş kremlerine kıyasla önemli miktarda UV absorpsiyon özelliklerine sahip yeni bir mineral bazlı güneş losyonu sunmak.”
Bunun için farklı güneş koruyucuları ile mineral bazlı güneş koruyucuları aynı şartlarda test ediyorlar.
/wp:paragraph wp:paragraphSonuç açıklaması şöyle: ‘’bentonit ve zeolit mineralleri içeren güneş losyonları, piyasada satılan güneş losyonuna kıyasla en yüksek düzeyde UV ışığını emebildi.’’
/wp:paragraph wp:paragraphDaha geniş bilgi için: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/25505763
/wp:paragraph wp:heading {"level":3}3- KOMBUCHA
/wp:heading wp:paragraphBiliyorsunuz kombucha, probiyotik bakımından zengin güçlü bir antioksidandır.
Doğal olarak AHA'lar, vitaminler, probiyotikler ve polifenollerin benzersiz bir kombinasyonunu içerir.
Aşağıdaki bilgiyi de de cilt ürünleri konusunda yenilikçi ve yaptığı ciddi araştırmalarla güven kazanmış bir ticari Marka’da ‘Vichy’ den alıntıladık.
“Genellikle içecek olarak kullanılan Kombuchanın ciltte de serbest radikal hasarlarıyla mücadele ettiği, çevresel etkilere karşı koruduğu, parlaklığı arttırdığı ve ince çizgilerin görünümünü azalttığı yolunda sonuçlar alıyoruz. Hücreleri yeniden yapılandırdığı için de cilt ürünlerinde giderek daha fazla kullanılıyor. Güneş Koruma ürünlerinde de hem UVA hem de UVB radyasyonuna karşı geniş spektrum koruması ile cildi korur.
Hem UVA hem de UVB radyasyonuna karşı geniş spektrum koruması ile cilt korunur ve özellikle sağlıklı bir antioksidan takviyesi verilirse, cilt, kolajen liflerini ve elastini yeniden üretmeye başlayabilir. Kombucha işte burada devreye giriyor.”
4- AHUDUDU ÇEKİRDEĞİ YAĞI
/wp:heading wp:paragraphAhududu çekirdeği yağı hem omega-3, hem de omega-6 yağ asitleri bakımından zengindir. Aynı zamanda cilt onarımı ve bakımında yardımcı olan antioksidanlar ve e vitamini içerir.
Cildin etkili bir şekilde nemlendirerek esneklik sağlar, kırışıklıkları, kuruluğu ve cilt çizgilerini azaltır.
UVA ve UVB ışınlarına karşı koruma sağladığı bilinen en etkili yağlardan biridir.
Kırmızı ahududu çekirdeği yağının, çoğu güneş kreminde bulunan Titanyum Dioksit'ten alınacak korumanın eşdeğerine yakın bir koruma sağladığı biliniyor.
Kırmızı Ahududu Tohumu Yağı UVA ve UVB ışınlarına karşı korur.
Koruma faktörü 28-50 arasında değişir.
/wp:paragraph wp:heading {"level":3}5- AVOCADO YAĞI
/wp:heading wp:paragraphCildin yatıştırılmasına ve yumuşatılmasına yardımcı olur. Cildi nemlendirir ve cildin esnekliğini arttırır. Yaşlılık lekelerini azaltmak, güneş hasarlarını ve yara izlerini iyileştirmek için uygulanır.
Avocado yağının koruma faktörü 4 – 15 arasındadır.
6- KAKAO YAĞI
/wp:heading wp:paragraphKakao yağı fitokimyasallar denilen doğal bitki bileşikleri bakımından zengin bir gıdadır. Bu maddeler cilde kan akışını artırabilir ve güneşin zararlı UV ışınlarından zarar görmesini önleyerek cildin yaşlanmasını yavaşlatabilir.
/wp:paragraph wp:paragraphAyrıca Kakao yağı mükemmel bir cilt nemlendiricisidir. Çekirdeği doğal antioksidan kaynağıdırKoruma faktörü 6-15 arasında değişir.
/wp:paragraph wp:heading {"level":4}KORUMA FAKTÖRÜ MESELESİ:
/wp:heading wp:paragraphPeki neden Koruma faktörü için aralık veriliyor? Doğal ürünlerde, bitkinin toplandığı yer, toplama zamanı ve kullanım şekli gibi değişkenler sonucu etkiliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphO nedenle laboratuar analizlerinden her zaman tam bir sonuç almak mümkün olamıyor. Sentetik hammaddelerde ise bu değişkenlik olmaz.
/wp:paragraph wp:paragraphYukardaki bilgiler ışığında bakıldığında Mavili Kapı Güneş Koruyucu’nun, 30-50 arasında bir koruma faktörüne sahip olduğunu söylemek mümkün.
Bol güneşli ve sağlıklı tatiller diliyoruz hepinize :)