Cildimize daha özenli davrandığımız bir gerçek; temizlemek, nemlendirmek, korumak için ne gerekiyorsa yapmaya çalışıyoruz. Bunun yanında saçlarımıza gereken vakti ayıramıyoruz. Bu da bizi kepeklenme, dökülme, kuruluk, kırılganlık ve matlık gibi birtakım problemlerle karşılaştırabiliyor…
Saçlarımız için şampuan, saç kremi gibi ürünleri sürekli kullansak da genellikle maskeyi rutin olarak uygulamıyoruz. Nasıl yüzümüze maske uygulayıp cildimizi onarmaya, iyileştirmeye çalışıyorsak, saç maskesi de benzer bir etki sağlıyor ve saçların hem güzel görünmesini hem de daha sağlıklı olmasını destekliyor…
Saç maskeleri nasıl faydalı olur?
Saçı yumuşatmak ve daha kolay taramak için kullandığımız saç kremlerinden farklı olarak maskeler daha derinlemesine bakım yapıyor. Maske saçta belli bir süre bekletildiğinde içerisindeki konsantre bileşenler saç teline nüfuz ediyor ve bu da saç tellerinin nemlenerek elastikiyetinin artmasını sağlıyor. Böylece parlak ve canlı görünmenin yanında saçlar yeterli neme kavuştuğu için kırılma ve yıpranma olasılığı da azalıyor. Ayrıca kuru saçlarda sık rastlanan “elektriklenme” problemi de kontrol altına alınmış oluyor. Özetle maskeler saçların daha sağlıklı ve güçlü olmasına yardımcı oluyor…
Saç maskeleri ne kadar sıklıkta uygulanmalı?
Genel olarak saç maskeleri saçın durumuna göre haftada bir veya iki kez kullanılabiliyor. Bunun için saçın ihtiyacını iyi analiz etmek gerekiyor çünkü gereğinden fazla bakım yapıldığında, saç derisinin doğal florası bozulabiliyor…
Kuru veya hasarlı saçlar için daha sık, sağlıklı veya kolay yağlanan saçlara daha seyrek aralıklarla maske uygulanması öneriliyor:
Kuru saçlar: Maskeye özellikle ihtiyaç duyan kuru saçlar için nem veren, doğal yağlarla zenginleştirilmiş maskeler uygun... Saç nemsiz kaldığında elastikiyeti azalıyor, dolayısı ile daha kırılgan hale geliyor. Haftada 2 kez ile başlayarak ilerleyen zamanlarda ihtiyaca göre tekrarlamak en iyi sonucu verecektir.
Kırılmış ve yıpranmış saçlar: Maskeye en fazla ihtiyaç duyan saç tiplerinden bir diğeri de yıpranmış saçlar… Güneş, klor, deniz tuzu gibi çevresel faktörler; boya, röfle gibi kimyasal işlemler ya da fön gibi ısıl uygulamalar saçların kolaylıkla yıpranmasına neden oluyor. Saç maskeleri, meydana gelebilecek hasarlara karşı saç tellerini güçlendirmeye yardımcı oluyor. Yıpranmış saçlara haftada 2 kez maske uygulanabilir.
Kıvırcık saçlar: Kıvırcık saçlardaki en belirgin problem elektriklenme ve kabarma... Uygun bir saç maskesi, buklelerin kontrol altına alınmasını sağlayabiliyor. Maske ile saçın kütikül yapısı güçlenirken kabarma azalıyor. Kıvırcık saçlara ihtiyaca göre haftada 1 ya da 2 kez maske uygulanabilir.
İnce telli ve yağlı saçlar: Yaş ilerledikçe ya da bazı sağlık problemleri nedeniyle saç folikülleri küçülüyor, dolayısı ile daha ince saç telleri karşımıza çıkıyor. Bu da kafa derisindeki sebumu emecek daha az miktarda saç anlamına geliyor. Bu nedenle ince telli saçlarda yağlanma sorunu sıkça görülebiliyor. Saçı ağırlaştırmayan, su bazlı maskelerin tercih edilmesi ve saç tellerinin uç kısımlarına uygulama yapılması ideal olacaktır...
Saç maskelerinde en çok kullanılan doğal bileşenler
Hindistan cevizi yağı: Düşük moleküler ağırlığı nedeniyle saç teline kolayca nüfuz edebilen Hindistan cevizi yağı, kuru ve kabaran saçlar için bire bir...
Avokado yağı: Folik asit, demir ve magnezyum gibi minerallerden zengin olan avokado yağı, saç kütikülünün onarılmasına yardımcı oluyor. Bu sayede saçlar hasara ve kırılmaya karşı daha dayanıklı hale geliyor.
Argan yağı: Fas’tan tüm dünyaya yayılan bu besleyici yağ, içindeki yüksek oranda yağ asidi, A ve E vitaminleri nedeniyle saç bakımında oldukça etkili… Özellikle yıpranmış ve nemsiz saçlar için oldukça değerli…
Bal: Bal, nemlendirici özelliği ile çok eski yıllardan beri saç maskelerinde yer alıyor. Aynı zamanda saç köklerinin güçlenmesine yardımcı olduğu da biliniyor.
Zeytinyağı: Zeytinyağının nemlendirici ve besleyici özelliği bilinen bir gerçek… Saç ve cilde nem veren skualen adlı bir madde içeriyor. Bu madde vücut tarafından doğal olarak üretilse de yaşlandıkça azalıyor.
Aloe Vera: Antienflamatuar etkiye sahip aloe vera, saç derisini sakinleştirme ve yatıştırma özelliği ile saç maskelerinde yer alıyor. Ayrıca saçların güçlenmesine yardımcı olabilecek C, E ve B12 vitaminleri, folik asit ve kolin içeriyor…
Makademia yağı: Makademia, içerdiği oleik asit ve E vitamini sayesinde saçlar için oldukça besleyici…
Shea yağı: Afrikalıların kavurucu güneşten ve rüzgardan saç ve ciltlerini korumak için kullandıkları shea yağı, saç maskelerinde de sıkça yer alıyor. Saça uygulandığında hem kafa derisini hem de saç tellerini nemlendiriyor, kepeklenmeyi azaltıyor ve güneş, rüzgar gibi sert iklim koşullarına karşı genel koruma sağlıyor. Yağ, antifungal etkisi ile mantarların neden olduğu saçkıran tedavisinde de başarılı sonuçlar veriyor.
Saç maskesini uygularken…
Saç maskesinden daha çok fayda görebilmek için maskeyi belli aralıklarla sürekli olarak uygulamak gerekiyor. Maskeler çoğunlukla nemi alınmış saça uygulanıyor, yağ bazlı maskelerin ise kuru saça uygulanması tavsiye ediliyor.
Faydalı bileşenlerin saça iyice nüfuz etmesi için maskeyi en az 20-30 dakika bekletmek gerekiyor. İçeriğine bağlı olarak, bazı maskeler daha uzun süre, hatta gece boyunca saçta kalabiliyor.
Maskeyi ılık veya soğuk suyla durulamak, nem kaybına yol açacağı için sıcak sudan kaçınmak gerekiyor.
Son olarak…
Uygun bir saç maskesi saç derisinin sağlığını iyileştirebiliyor ve saç tellerinin daha güçlü olmasını sağlayabiliyor. Siz de saçınızın ihtiyacına göre Hindistan cevizi yağı, yumurta, bal, zeytinyağı gibi doğal malzemeler kullanarak evde kendi saç maskenizi hazırlayabilirsiniz. Maske satın alırken ise saç tipinizi göz önüne almanız ve mümkün olduğunca koruyucu ve kimyasal madde içermeyen doğal bir ürün tercih etmeniz, üründen daha çok fayda görmenizi sağlayacaktır…
Saç bakım balmımızda, saçlar için oldukça değerli ve etkili yağları kullandık. Organik ve %100 doğal bu yağlar saç derinize bakım yaparken bir yandan da saç tellerinizi besleyerek daha sağlıklı olmalarına yardımcı olacaktır. Saç bakım balmımızın hiçbir kimyasal madde içermediğini de tekrar hatırlatmak isteriz…
Kaynaklar: healthline.com