ergenlik-doneminde-cilt-bakimi

Ergenlik Döneminde Cilt Bakımı

Ergenlik hem fiziksel hem de ruhsal olarak bir değişim dönemi... Erkek ve kızlarda farklı yaşlarda başlayan bu süreç, kişiye göre değişiklik gösteriyor. Aktifleşen hormonlar nedeniyle vücudun çeşitli bölgelerinde birçok değişim gözlenirken cilt de bundan payını alıyor ve birtakım problemler ortaya çıkabiliyor.

Ergenlik döneminin başlıca cilt problemi: Akne

Batı toplumlarında, ergenlik dönemine giren gençlerin %79-95'i akne problemi yaşayabiliyor. 

Akne, kıl köklerinin ölü deri hücreleri ve yağ ile tıkanması sonucu ortaya çıkan bir cilt sorunu... Bu durum, bakterilerin çoğalması için ideal ortamı sağlıyor ve cilt tahriş olarak kızarmaya ve hassaslaşmaya açık bir hale geliyor. Yağ ve kirlerle tıkanan ciltte sivilce, beyaz nokta, siyah nokta ve kistler oluşabiliyor.

Ergenlikte sebum üretimi de artıyor. Sebum, saçın ve cildin kurumasını önleyen mumsu ve yağlı bir madde olup akneli kişilerde fazla salgılanıyor. Yüz, boyun, sırt, göğüs ve omuzlar yağ bezlerinin en büyük ve en aktif olduğu yerler olduğundan akne oluşumuna daha çok bu bölgelerde rastlanıyor. 

Akne neden olur?

Hormonlar: Ergenlikte hormon seviyeleri artıyor. Androjenler hem erkeklerde hem de kadınlarda bulunan bir grup hormon ve ergenlik döneminde yüz, boyun, sırt, omuz ve göğüs derisindeki yağ bezlerinin büyümesine ve daha fazla yağ (sebum) üretmesine neden oluyor. Kızlar erkeklerden daha önce ergenliğe eriştiklerinden akne problemi daha erken görülebiliyor ve adet döngülerine göre belirli zamanlarda sorun daha da yüzüstüne çıkabiliyor.

Stres ve uykusuzluk: Stresin, akne oluşumunu artırdığı yönünde bilgi veren çalışmalar mevcut... Stres sırasında salgılanan kortizol hormonu, akneye yol açan sebum üretimini artırıyor. Özellikle sınav dönemi öncesinde akne artışını da bu duruma bağlayabiliriz. Geç yatmak ve uykusuz kalmak da cilt sağlığını etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Uyku sırasında beden kendini yeniliyor ve bu süre azaldıkça organlarda olduğu gibi ciltte de problemler ortaya çıkabiliyor.

Kötü beslenme alışkanlıkları: Cips gibi bol yağlı, işlenmiş gıdalar, rafine un, şeker içeren yiyecekleri çok sık tüketmek de akne oluşumuna neden olabiliyor. Özellikle glisemik indeksi yüksek olan yani kan şekerini ani yükselten gıdalarla akne oluşumu arasında bağlantı olduğu biliniyor. Bununla ilgili bir çalışma da yapılmış. 2007'de American Journal of Clinical Nutrition'da yayımlanan bir araştırmada yaşları 15 ile 25 arasında değişen, akne sorunu yaşayan 43 erkek iki gruba ayrılmış. 12 hafta boyunca, bir grup %25 protein ve %45 düşük glisemik indeksli karbonhidrat içeren gıdalarla beslenmiş. Diğer grup, herhangi bir glisemik indeks kontrolü olmadan karbonhidrat tüketmiş. 12 hafta sonunda, düşük glisemik indeksli gıdalarla beslenen gruptaki akne problemi, diğer gruba göre neredeyse iki kat azalmış. Yapılan bu çalışmada; Eskimolar, Okinawa Adalıları, Ache avcı-toplayıcıları ve Kitavan Adalıları gibi Batılı olmayan toplumlarda aknenin nadir olduğu da belirtiliyor. Bu bilgilerle, genetik faktörlerin yanında beslenme de dahil Batılı yaşam tarzının benimsenmesiyle akne oranlarının arttığı bulgusuna da dikkat çekiliyor.

Neler yapılabilir?

Cilt temizliği: Ergenlik döneminde cilt sağlığı için dikkat edilmesi gereken şeylerin başında cildin temiz tutulması geliyor. Cildin rahatça nefes alabilmesi, gözeneklerin tıkanmaması ve fazla sebumun cilt üzerinden uzaklaştırılması önemli... Bunu yaparken olabildiğince doğal, cildi tahriş etmeyen, olağan yapısını bozmayan ürünleri tercih etmek, yağ bezlerini tıkayabilecek cilt bakım ürünlerinden kaçınmak gerekiyor. Genel olarak, “yağsız” ve “komedojenik olmayan” yani gözenekleri tıkama olasılığı daha düşük cilt bakım ürünleri uygun olacaktır. En temel olarak cildi gülsuyu ile nazikçe silebilir ve gözenekleri küçülten kil maskeleri kullanabilirsiniz. Sivilceleri sıkmak enfeksiyonu tetikleyeceğinden bundan da kaçınmak gerekiyor.

Burada, çay ağacı yağının akne üzerindeki olumlu etkilerinden de söz etmek yerinde olacak... 2017 yılında yapılan bir çalışmada araştırmacılar, çay ağacı yağı jeli ile çay ağacı yağı içermeyen yüz yıkama jelinin etkinliğini araştırmışlar. Deneklere 12 hafta boyunca günde iki kez çay ağacı yağı ürünleri uygulanmış ve 4, 8, 12. haftalarda durumları değerlendirilmiş. Çalışmada, çay ağacı yağının hafif ila orta dereceli akneyi önemli ölçüde iyileştirebildiği ve ciddi bir yan etki görülmeden iyi tolere edilebildiği sonucuna varılmış. 

Çay ağacı yağı doğrudan uygulandığında cildi tahriş edebileceğinden taşıyıcı bir yağ ile seyreltilerek kullanılması gerektiğini de hatırlatalım...

Stresle baş edebilmek: Stres kaçınılmaz ise onunla baş edebilmeyi öğrenmek gerekiyor. Özellikle sınav dönemleri öncesinde nefes çalışmaları, yoga ve meditasyon gibi rahatlatıcı yöntemlerden yardım almak stresi kontrol etmek için faydalı olacaktır.

Doğu beslenme: Cildi dışarıdan olduğu kadar içeriden de beslemek önemli. Yağlı, işlenmiş yiyecekler tüketmek hem bağırsak florasını bozuyor hem de yağ üretimini artırıyor. Bol su içmek toksinleri uzaklaştırdığından cilt sağlığını destekliyor. Sebzelerde, meyvelerde, kabuklu yemişlerde ve tohumlarda  bulunan lif, bağırsakların temizlenmesini ve bağırsakta iyi bakterilerin çoğalmasını desteklediğinden lifli yiyecekler tüketilmesi, beslenmeye probiyotiklerin dahil edilmesi de öneriliyor. 

Aknesiz bir cilt için kaçınılması gereken yiyecekler arasında margarin gibi hidrojene yağlar, gluten, buğday, şeker ve inek sütü ve süt ürünleri de bulunuyor.

Güneşe dikkat: Akneye eğilimli ciltleri güneşe karşı korumak gerekiyor. UV ışınları pigment üreten hücreleri uyararak akne izi riskini artırabiliyor. Doğal güneş koruyucular, içerisinde tahriş edici zararlı kimyasallar içermediğinden bunun için iyi bir alternatif olacaktır. 

Çocukluktan yetişkinliğe adımın atıldığı ergenlik süreci çok önemli… İleriki yıllarda hem bedensel hem de ruhsal sağlık için bu dönemin olabildiğince özenli ve bilinçli yaşanması gerekiyor. Bu dönemde dış görünüş ön planda olduğundan cilt sağlığı daha da önem kazanıyor. Ergenlik döneminden başlayarak ileride de devam edecek doğru alışkanlıkların temelinin atılmasını sağlamak, bu konuda çocuklarımıza doğru yolu göstererek rehberlik yapma görevi de biz büyüklere düşüyor.

İyi kozmetik” serimizde, akneye meyilli ciltlere uygun ürünlerimiz de yer alıyor. Bentonit killi yüz maskemizin cildi yağ ve kirden arındırma özelliği var. Probiyotikli yüz temizleme toniğimiz ise içeriğindeki gül, biberiye hidrosolleri ve aloe vera jeli ile ciltte gerçek bir temizlik yapıyor. Cilt bakım ürünlerimizde kullandığımız kombucha ise probiyotik özelliğinin yanında, içerdiği mineral, vitamin ve organik asitlerle cildi yeniliyor ve aydınlatıyor. Cildi dışarıdan beslerken içeriden de kombucha ile desteklemek hem bedeninize iyi gelecek hem de bu sıcaklarda “iyi” bir içecek alternatifi olacaktır. 

Kaynaklar

  • Robyn N Smith, Neil J Mann, Anna Braue, Henna Mäkeläinen, George A. Varigos. “A low-glycemic-load diet improves symptoms in acne vulgaris patients: a randomized controlled trial”, The American Journal of Clinical Nutrition, Volume 86, Issue 1, July 2007, Pages 107–115. 
  • Harsimran Kaur Malhi, Jenny Tu, Thomas V Riley, Sujith Prasad Kumarasinghe, Katherine A Hammer. “Tea tree oil gel for mild to moderate acne; a 12 week uncontrolled, open-label phase II pilot study”, Australas J Dermatol, 2017 Aug;58(3):205-210.
  • dr.axe.com
  • skinhealthinstitute.org.au