Duş alırken ya da saçlarınızı tararken fırçaya ve tarağa gelen saç miktarı dikkatinizi çekecek boyuta gelmiş ise saç dökülme probleminiz olabilir…
/wp:paragraph wp:paragraphTıbbi ismi “alopesi” olan saç dökülmesi erkeklerde daha yaygın olmakla birlikte kadınlarda da oldukça sık görülüyor. Genetik faktörlerin, hormonal değişikliklerin, bazı hastalıkların, vitamin ve mineral eksikliklerinin, stres, hava kirliliği gibi çevresel faktörlerin ve yaşlanmanın etkisi ile saç dökülmesinde artış olabiliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphGünde 50-100 tel arasında saç telinin kaybı normal olarak kabul ediliyor.
/wp:paragraph wp:headingSaçın doğal süreci
/wp:heading wp:paragraphSaç folikülü, yaşam boyunca yenilenebilen birkaç dokudan biri… Saç folikülünde bulunan kök hücreler tarafından tetiklenen bir süreç olarak büyüme ve dinlenme dönemleri birbirini takip ediyor. Büyüme aşamasında iken saç folikülü kök hücreleri, saçı yenilemek için aktive oluyor ve saçlar uzamaya başlıyor. Dinlenme aşamasında ise kök hücreler hareketsiz oluyor ve saçlar daha kolay dökülüyor. Kök hücreler dokuyu yenilemeden hareketsiz kaldığında saç dökülmesi devam ediyor... Yeni saç, normal süreçte kaybedilen saçın yerini alıyor, ancak bu her zaman gerçekleşmiyor.
/wp:paragraph wp:headingSaçlarımız neden dökülür?
/wp:heading wp:paragraphSaç dökülmesinin nedenleri arasında genetik faktörler ilk sırada yer alıyor. Bazen saç dökülmeleri geçici olabiliyor. Saç büyüme döngüsünde dinlenme aşamasının uzun sürmesi ile saç dökülmesi meydana gelebiliyor. Stres, bazı önemli hastalıklar, ameliyatlar, yaşanan ani şok ve travmalar da saç dökülmesini tetikleyebiliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphAraştırmacılar, kronik stresin fareler üzerindeki etkisini incelemiş. Stres sonucunda, tüy folikülü kök hücrelerinin dokuları yenilemeden çok uzun bir süre dinlenme aşamasında kaldığını bulmuşlar. Farelerde stres sırasında salgılanan stres hormonu kortikosteronun, kronik stres ile arttığı görülmüş ve bu artışın tüy folikülü kök hücreleri üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olduğu sonucuna varılmış. İnsanlarda stres sırasında salgılanan eşdeğer hormon, "stres hormonu" olarak da adlandırılan kortizol… Dolayısı ile stres, insanlarda da saç dökülmesini tetikleyen nedenlerden biri olarak biliniyor.
/wp:paragraph wp:paragraphDoğum, gebelik, menopoz gibi hormonal değişimler de saç dökülmesine neden olabiliyor. Tiroid gibi bazı rahatsızlıklara saç dökülmesi eşlik ederken, birtakım ilaçlar da dökülmeyi artırabiliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphSaç dökülmesinin önemli nedenlerinden biri de beslenme bozukluğuna bağlı olarak bazı vitamin ve minerallerin vücutta eksik olması… Özellikle demir ve çinko eksikliği saç dökülmesine yol açabiliyor.
/wp:paragraph wp:headingSaç dökülmesini nasıl önleyebiliriz?
/wp:heading wp:paragraphSaç dökülmesini önlemek için öncelikle beslenmemize dikkat etmeli, sağlıklı saç oluşumu için gerekli vitamin ve minerallerden zengin besinler tükettiğimizden emin olmalıyız, yani öncelikle kaynağı içten beslemeliyiz. Aşırı katı rejimler ve tek yönlü beslenmeden kaçınmak da yerinde olacaktır. Ayrıca şekerli, trans yağ içeren, işlenmiş gıdalar inflamasyona neden olup saç dökülmesini de tetiklediği için bu gıdalardan uzak durmakta da fayda var…
/wp:paragraph wp:paragraphSaçı yıpratan işlemlerden mümkün olduğunca kaçınmak gerekiyor. Sık uygulanan ısıl ve kimyasal işlemler, çok fazla gerilim yaratan topuz ve örgü modelleri saç köklerine ve tellerine zarar verebiliyor .
/wp:paragraph wp:paragraphKullanılan şampuan, saç kremi gibi bakım ürünleri de önemli… Mümkünse doğal içerikli olanları tercih etmek gerekiyor. Ayrıca saçı çok sıcak suyla ve sık yıkamak da saçtaki nem ve yağ dengesini bozarak saç tellerini ve köklerini olumsuz etkiliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphSaç dökülmesi için doğal yağlardan da destek almak mümkün... Özellikle biberiye ve sedir uçucu yağlarının saç dökülmesine karşı olumlu etkileri olduğu biliniyor. Saçkıran rahatsızlığı olan 86 hasta üzerinde yapılan bir araştırma, sedir uçucu yağı kullanımının saç dökülmesi üzerinde önemli faydaları olduğunu gösterdi. Sedir uçucu yağının, saç derisindeki yağ üreten bezleri dengeleyerek saç büyümesini desteklediği ve saç dökülmesini azalttığı düşünülüyor. Başka bir araştırma da biberiye yağı ile ilgili… Araştırmada, androgenetik alopesi problemi olan erkeklerin, altı ay boyunca günde iki kez saç derilerine biberiye yağı masajı yaptıkları, sonuçta saç kalınlıklarında; sık kullanılan bir saç çıkarma ilacı kullanan grupla aynı oranda artış yaşadıkları gösteriliyor.
/wp:paragraph wp:paragraphDoğa, saç dökülmesi için bizlere çeşitli mucizeler sunuyor ancak sürekli saç dökülmesi problemlerinde elbette bir dermatologdan yardım almak gerekiyor.
/wp:paragraph wp:quote/wp:quote wp:paragraphSaç bakımı için özel formüle ettiğimiz saç bakım balmımızı, saç dökülmesini önleyip yeni saç oluşumunu teşvik eden biberiye ve sedir uçucu yağları ile destekledik. Bakım balmımız, saç sağlığına faydalı, organik ve %100 doğal yağlarla saç derisine bakım yaparken, saç tellerini de onarıyor, besliyor ve yumuşatıyor.
Kaynaklar
/wp:paragraph wp:paragraph• healthline.com
/wp:paragraph wp:paragraph• Yunes Panahi, Mohsen Taghizadeh, Eisa Tahmasbpour Marzony, Amirhossein Sahebkar, Rosemary oil vs minoxidil 2% for the treatment of androgenetic alopecia: a randomized comparative trial, Skinmed, Jan-Feb 2015;13(1):15-21.
/wp:paragraph wp:paragraph• C Hay , M Jamieson, A D Ormerod, “Randomized trial of aromatherapy. Successful treatment for alopecia areata”, Arch Dermatol, 1998 Nov;134(11):1349-52.
/wp:paragraph wp:woocommerce/handpicked-products {"editMode":false,"products":[3339]} /