Muşmula, töngel ya da döngel.
Kıymeti son zamanlarda yeniden bilinmeye başlanan 3000 yıllık bir bitki.
Ortaçağ’da Roma’nın önemli tıbbi bitkilerinden biri olduğu düşünülüyor.
İran, Balkanlar ve özellikle Türkiye’nin karadeniz kıyılarında yetişiyor.
Muşmula’nın tıbbi bir bitki olduğunu biliyor muydunuz?
Muşmulanın faydaları incelendiği zaman gerçekten de neden ‘tıbbi bitki ‘kategorisinde ele alındığı anlaşılıyor.
2012 yılında İran’da muşmula ile iligli akademik bir çalışma yapılıyor. 50 yaş üzeri 20 kadın ve 20 erkek üzerinde yapılan çalışmada; ishal, boğaz apsesi, mide şişkinliği, ateş, iç kanama, bağırsak iltihabı gibi problemlerin tedavisine destek olduğu ortaya konulmuş. Aynı çalışmada cilt güçlendirme özelliğinden de bahsediliyor.
Muşmula’nın besin değerlerine baktığımızda;
Kalori 88 Kcal./cup
Başlıca besinler:
Karbonhidrat (% 18.46)
Demir (% 15.00)
B1 Vitamini (% 5.00)
Kalsiyum (% 4.10)
Toplam diyet lifi (% 3.42)
Muşmula yüksek miktarda B2, B1, C ve A vitamini içerir. Tanen, protein, doğal organik asitler ve düşük miktarda karbonhidrat, kalsiyum, potasyum, demir ve magnezyum gibi mineraller açısından da zengin oluşu bu meyveyi çok değerli kılıyor.
Bu kıymetli içeriği sayesinde, vücuda sağlaması muhtemel katkılar hakkında, pek çok bilimsel araştırma yapılmış.
Yukarıdaki birkaç cümleyi gönül rahatlığı ile yazabilmek için, bu çalışmaların önemli bir kısmını incelemiş olduğumuzu tahmin edersiniz 🙂
Peki ya Muşmula Sirkesi?
Biliyoruz ki fermantasyon; zaten kıymetli olan besinleri, yeni oluşan başka kıymetli besinlerle birleştirip, gıdaya bir çeşit seviye atlatmak demek.
Mavili Kapı Muşmula Sirkesinin özelliklerine gelince:
Tabiatta oldukça zor şartlara dahi dayanabilen muşmulaları Karadeniz’de orman vasfındaki arazilerden topladık.
Gübre görmedi, ilaç görmedi, sulanmadı bile… Yağmurun tadı var içinde…
Muşmulaları, 6 ay cam tanklarda fermente ettik.
Fazla süzmeden, şişeledik.
Hani denir ya “az aslında çoktur”…
Az işlem, az hammadde ama çok faydanın vücut bulmuş hali muşmula sirkesi…
Afiyet olsun.