Bağışıklık Sistemine Kombucha Desteği

Çinlilerin “sonsuz yaşam iksiri” olarak adlandırdıkları kombucha, 2000 yıldan fazla süredir kullanılan geleneksel bir mucize… Doğal besinlerin daha da önem kazandığı bugünlerde kombucha, içerdiği çok sayıda faydalı bileşeniyle bu tanımı sonuna kadar hak ediyor… Virüsler, bakteriler, oksidatif stres, toksinler derken her gün birçok zararlı dış etkene maruz kalan bedenimizin imdadına neyse ki kombucha gibi doğal destekler yetişiyor…

Kombucha, Mavili Kapı olarak bizim de büyük bir titizlikle üzerine eğildiğimiz, derin bir konu…
Sağladığı faydalar saymakla bitmiyor…
Bu fermente içecek yüzyıllardır insanlığın hizmetinde, öyle ki kanserden mide rahatsızlıklarına hatta baş ağrısına kadar birçok alanda kullanılmış. Profesör S. Bazarewski, 1915 yılında yayımladığı raporunda, Rusya’nın Baltık eyaletleri olan Livonia ve Courland’da, mayanın “Brinum-Ssene” adı ile bir halk ilacı olarak dağıtıldığı bilgisini veriyor. “Brinum-Ssene” tam olarak “mucize mantar” anlamına geliyor… 

İçeriği, faydaları ve kullanım alanıyla doktor ve bilim adamlarının her daim dikkatini çekmeyi başaran kombucha hakkında birçok bilimsel çalışma var. Bu çalışmalar günümüzde de devam ediyor…

Kombuchanın, bugünlere kadar ulaşabilmesi elbette ki rastlantı değil… Uzakdoğu’da ortaya çıkan bu fermente içecek, kullanıldıkça anlaşılmış, faydaları anlaşıldıkça da Asya’dan Rusya’ya ve oradan da tüm dünyaya yayılmış…

Mükemmel İşleyen Bir Makine: Bağışıklık Sistemimiz 

Bağışıklık sistemini; vücudun hastalıklara sebep olabilecek virüs, patojen ve yabancı maddeleri tanıyarak onlarla mücadele yollarını belirleyen doğal savunma mekanizması olarak tarif edebiliriz. Aslında bedenimiz, hastalıklara karşı kendini savunacak kusursuz bir sistemle donatılmış fakat başta hava kirliliği, kalitesiz gıda ve stres olmak üzere olumsuz çevre faktörleri, savunma sistemimizin düzgün çalışmasını engelliyor. Sağlıklı bir insanda bağışıklık sistemi, vücuda giren yabancı maddelere karşı adeta bir kalkan gibi davranıyor, dolayısı ile dışarıdan gelen tehlikelere karşı direnç kazanılıyor. Hastalıkları önlemenin, onları tedavi etmekten daha kolay olduğunu söyleyebiliriz. Sık hastalanmak, bağışıklık sisteminin zayıf olduğunun işaretidir ve gecikmeden güçlendirmek gerekir. 

Kombucha Bağışıklık Sistemini Nasıl Destekliyor?

Kombucha, zengin içeriği ile bağışıklık sistemini destekleyen birçok etken maddeye sahip. Fermantasyon sırasında; C vitamini,  folik asit ve B kompleks vitaminleri üretiliyor. Kombuchada, hem siyah hem de yeşil çayda olduğu bilinen, güçlü antioksidan kateşin de bulunuyor. Bir polifenol olan kateşinin aktivitesinin C vitamini ile daha da arttığı biliniyor. Kombucha; aynı zamanda minerallerden de zengin, ayrıca glukuronik asit gibi biyoaktif bileşenlerin kaynağı olarak da biliniyor.

Kombucha tüketiminin faydaları, tüm bu bileşenler arasındaki sinerjistik etkiye bağlanıyor ve bu da onu yararlı bir içecek haline getiriyor. Kısacası kombucha, sahip olduğu bileşenlerle bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyor.

Toksinlerden Arınmak

Kombuchada mayalanma esnasında bazı faydalı bileşenler ortaya çıkıyor; bu bileşenlerin en önemlilerinden biri glukuronik asit… Jayabalan ve arkadaşlarının 2008 yılında yayımlanan çalışması, kombucha tüketiminin, glukuronik asit içeriğinden dolayı çoklu doymamış yağ asidi oksidasyonunu önlediği, serbest radikalleri etkisiz hale getiren polifenollerin biyoyararlılığını artırdığını gösteriyor. Glukuronik asit, detoksifikasyon ve kanın temizlenmesi için gerekli… Zehirli maddelerin suda eritilerek dışarı atılmasını sağlıyor. Bu sayede vücudun direncini artırarak enfeksiyonlara karşı daha güçlü olmayı mümkün kılıyor.

Probiyotiklerin Gücü

Beslenmede geleneksel yöntemlerin öne çıkmasıyla probiyotik gıda kavramını sıkça duyar olduk. Faydalı bakteriler olan probiyotikler, bağırsak florasına yerleşerek hastalıklara karşı koruyucu kalkan oluştururken zararlı bakterilerin çoğalmasını da engelliyor. Bağırsak florası, yakınında yer alan lenf dokularını uyararak patojenlere karşı antikor üretimini sağlıyor. Normal olmayan bakteri florası, bağırsak duvarını hasarlı ve sızıntılı hale getiriyor. İşgalciler ve sindirilmemiş yiyecekler, bağırsağın hasar görmüş epitel bariyerinden kolayca geçebiliyor. Toksik maddelere maruz kalan bağışıklık sistemi de giderek zayıflıyor… 

Yapılan araştırmalar, probiyotik gıdaların tüketilmesiyle, vücut hücrelerinin yenilendiği, sindirim sistemindeki rahatsızlıkların  iyileştiği, diyarenin  azaldığı,  kolon  kanserinin  baskılandığı,  kolesterol  seviyesinin düştüğü ve bağışıklık sisteminin güçlendiğini gösteriyor. 2014 yılında yapılan bir çalışma, fermantasyon süreci nedeniyle kombuchanın probiyotik açıdan zengin olduğunu doğruluyor. Bu sayede kombucha, çoğu fermente gıda gibi bağışıklık sistemini destekliyor.

Antioksidan Zengini Kombucha

Kombuchada, siyah çayda tek başına bulunmayan, fermentasyon sırasında oluşan D-sakaric asit-1,4-lakton (DSL) olarak bilinen güçlü bir antioksidan olduğu bulunmuş. Bilim adamları, bu maddenin C vitamini ile birlikte sinerjik etki yaratarak hücre hasarına, inflamatuar hastalıklara, tümörlere ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına karşı korunmada kilit nokta olabileceğini düşünüyorlar.

Dr. Rudolf Sklenar, 1964 yılında yayımladığı, “Experiential Healing Science”adlı kendi teknik ve yöntemlerini anlattığı raporunda, kombuchadan çok güçlü bir antioksidan olarak bahsetmiş… İçerdiği kateşin, serbest radikalleri ve hatta redoks potansiyeli olarak da bilinen ağır metalleri temizleme kapasitesine sahip güçlü bir antioksidan madde…  Çaydaki antioksidanların serbest metallere bağlanmaları, fizyolojik süreçlere katılan protein, nükleik asit gibi hayati moleküllerin zarar görme olasılığını azaltıyor. Kısacası kombucha, güçlü antioksidan içeriği sayesinde serbest radikallerin kontrol altında tutulmasına destek oluyor.

Bazı şeylerin doğasında zenginlik vardır. Kombucha da bundan payını fazlasıyla almış özel bir içecek… Mavili Kapı ailesi olarak en kaliteli hammaddelerle, geleneksel usullere sadık kalarak fermente ettiğimiz kombuchayı en lezzetli ve güvenilir şekilde sizlere sunuyoruz…